15 Aralık 2005

Tahammül Sınırı

GNU/Linux sistemli bir bilgisayarla yeni tanışmış yada uzun süredir kulanıyor olabilirsiniz. Arkadaşlarınızda sizin bu uğraşınızdan haberdar olmuş ise işte o zaman ardı arkası kesilmeyecek insanın tahammül sınırlarını zorlayacak sorulara, tansiyonunuz yükselmeden ve sinirlenmeden yeterince sakin, tatmin edici cevaplar vermeye hazır olun.
Örnek;
-Abi oyun oynanmıyomuş galiba Linux de doğrumu?
-Eee filmleri nasıl açıyorsun bsplayer varmı?
-İnternetde sorun yaşamıyormusun?
-Linux güvenlimi peki?
-Windows dururken niye Linux yükledin?
Bu sorulara yeterli cevabı verdikden sonra karşınızdaki kişi kafasını kaşıyıp,
-Yaa bendemi Linux yüklesem acaba?
-Cd si varmı sende?
-Ne kadar yer kaplıyor?
-Orjinal cd mi? (sanki windows'u lisanslı kullanıyorda) der büyük ihtimalle.
Kaçasınız gelir ordan, eve gitsemde bilgisayarla uğraşsam deme ihtimaliniz yüksek. Eve dönerken bir dergi yada gazete alırsınız, bu sefer karşına GNU/Linux le ilgili bir haber yada yazı çıkar, sayfayı hemen kapatıp okumamaya çalışırsın çükü bu haberi okumak için özel bir ortam olmalı karnın tok sırtın pek, oda sıcaklığı 24 C, elinde kahven, Amarok da tanıdık bir nağme Have A Cigar çalmalıdır. Gerekli ortam ve koşullar sağlandıkdan sonra o en önemli ana gelinir. Başlarsın okumaya "Linux değil efendim GNU/Linux, bakın itham ederim orada yazan free kelimesi bedava anlamında değil özgür anlamında kullanılmış, GNU/Linux bedava değildir istenirse para karşılığı kullanıcıya sunulabilir" Hep ayn şeyler değilmi. Belli bir noktadan sonra kafa ağrıtmaya başlıyor. Kahvede rezil oldu Have A Cigar da. GNU/Linux denilince neden her yerde aynı soru ve sorunlar insanın üstüne üstüne geliyor?

1 yorum:

Adsız dedi ki...

tam da e-posta adresini ar�yorudum, soru soracakt�m :) ba�ar�lar, cesaretimi toplayabilirsem ben de ge�meyi d���n�yorum GNU/Linux'a (germeyelim ortam� �imdi)